Emlakçılık Saygın Bir Meslek Olmalıdır ve /veya Olacaktır

Her çocuk sevilir ancak ilk doğan “ilk göz ağrısı” olarak nitelendirilir.
Zekeriyaköy'de Garanti Koza villalarının durumu da böyledir.
İstanbul'da 1 milyon m2 üzerine kurulan ve konakları, villaları, ticari kompleksleri, sportif ve sosyal tesisleri kapsayan ve altyapısı ve satışı da dahil olmak üzere 1.000 ünitelik bir projedir. (Zekeriyaköy Evleri, özel sektör tarafından kendi alanında en büyük olarak kabul edilmektedir. )
849 villanın, 148 dükkanın, 14 ofis ve 80 bağımsız bölüm saha geliştirme, dizayn, inşaat ve pazarlama işlemleri, altyapısı, spor ve sosyal tesisleri ve çevre düzenlemesi de dahil olmak üzere tamamlanmıştır.
Zekeriyaköy’ün nüvesi olan bu müstakil villalar, Koç Holding Topluluğunun bir projesi olarak 1994-95 yıllarında teslim edildi.
O günden bu güne herkesin özenle baktığı bahçeleri ağaçlandı, yeşerdi, bölge beklenti ve tarzına uygun hale geldi.
Kimi yerde Zekeriyaköy’e çıplak bir görünüm veren yeni (bazı) inşaatların aksine huzurlu, yeşil bir ortam oluşturdu bu büyük bahçeler.
GARANTİ KOZA : Dün de Bugün de Zekeriyaköy’ün Gözdesi !
Arsa fiyatlarının daha makul olduğu bir dönemde inşa edilen müstakil villaların bahçeleri minimum 500 m2den başlar ve de arsanın konumuna, evin boyutuna göre artar. (Villaların)Evlerin tercih edilmelerinin en önemli nedeni de budur.
Sitelerin aksine, bu bağımsız parsel olan bahçe/arsalar ayrı ve büyük değer taşır. Nedeni ise Proje değişikliği ile farklı binaların yapılabilmesine izin vermesidir. Bir kısım ev bugün bile ofis, ana okulu vb. gibi ticari amaçlarla kullanılmaktadırlar.
Tabela değerleri vardır ve satış aşamasında farklı amaçlarla kullanılabilmeleri artı değer doğurur.(katar)
Ayrıca toplu & ortak yaşamın olduğu sitelerdeki ödenmesi zorunlu masraflar dolayısıyla yüksek sayılabilecek aidatlar da konu olmaz.
12 farklı ev tipi barındıran Koza Bölgesi villaları, mimari açıdan değiştirilmeye uygun farklı m2 lerdeki tipleri , müstakil havuz yapımına uygun bahçe büyüklükleri ile her büyüklükteki aileye doğa içerisinde özgür ve özel yaşam olanağı sunar.
Bir benzetme yapılacak olursa, Levent bölgesindeki villalar düşünülebilir. Bölge inşaata doyduğu zaman, bağımsız oldukları için, onlar gibi/kadar değerleneceğini öngörebilir, uzun vadeli yatırım için ideal olduğunu söyleyebilirim.
EV TİPLERİ VE BÜYÜKLÜKLERİ
EV TİPİ    m2    KONAKLAR    m2
YD tipi    186    A tipi    399
Y tipi    199    A1 tipi    399
2 tipi    234    B tipi    464
3D tipi    222    C tipi    517
3B tipi    273          
4 tipi    276    G BLOK     
4D tipi    238    İKİZ EVLER    200
5 tipi    335    M BLOK     
8 tipi    276    DAİRE TİPİ    75
6A tipi    435          
6B tipi    423          
9 tipi    323     

Türkiye genelinde toplam 131 milyon gayrimenkul kaydı var. Bu tapuların 80 milyonu erkeklere, 43,4 milyonu kadınlara ait. 7 milyon 412 bin arsa ve konutun sahibinin kim oldukları tespit edilememiş. Yani biri gidip ben varisçiyim dememiş, öyle duruyolar.
.
Bu mulklerden 19,5 milyonu konut, 1 milyon 427 bin 860 özel iş yeri, 304 bin 548 kamu iş yeri, 546 bin 454 yazlık-mevsimlik, 318 bin 676 inşaat, 245 bin 391 imara açılan arsa, 851 bin 759 tahsis arsa, 25 bin sanayi arsası, 13 bin 651 geçici konut ve 4 milyon 147 bin 554 arsa var.
.
Bu hesap yaklaşık 70 milyon yapıyor. Ama toplamda 131 Milyon kayıt var. Farkin nedeni ise; Sahibi vefat edince intikal eden çok çocuklu aileler. Satış gören gayrimenkullerin %30’ u da burdan geliyor.Yani para verip satın almayan, mirasçilardan.
.
Turkiye de ortalama bütün gayrimenkul türlerinde yillik 3 milyon mülk el değiştiriyor. Ve biz aracılar el değiştiren bu mülklerin sadece %35’ ine emlak hizmeti veriyoruz.
.
Barınma temel bir ihtiyaçtır. O yüzden Maslow’ un ihtiyaçlar hiararşisinde bile ilk sıradayız. Koronada bunu bir kerede daha anladık.
.
Bizim kültürümüzde ilk hedef karnımızı doyurmak. Sonra, başımızı sokacak yarım göz bir çatım olsun mütevaziliğiyle ‘ev sahibi olma’ ya evrilmis maddiyattan maneviyata dönüşmüş ve duygusallaştırılmış bir tutkudur.
.
. ‘’Dünyada mekan, ahirette iman’’ sözüde burdan gelir. Ev, finansal bir sembol olduğu kadar aynı zamanda da statü simgesidir.
.
Mesela Bir japona benim 20 tane dairem var onların kiralarıyla yaşiyorum, deseniz sizi anlayamaz. 5 senede bir memleketin diğer ucunda arsa alıyorum çeyrek yüzyılda onlara dokunmuyorum öyle onlar orda duruyor olayini da açıklıyamazsınız.:) Bu sadece memleketimize özgü bir yaklaşımdır.
.
Bunları niye anlatıyorum? Pazarın büyüklüğünü göstermek için. Dev Bir tarla düşünün 780 bin km2 büyüklüğünde, ekmenize gerek yok sulamanıza gerek yok, bakmanıza gerek yok, ama her yıl 3 milyon hasat veriyor. Sanada sadece toplayıp satmak kalıyor. Asırlardır böyle, asırlarca da böyle olacak. 
T.Cumhur'dan derlenmiştir.

Kollektif bilinçten yoksun 650 bin kişilik dev bir orduyuz ama malesef kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz.

TÜBİTAK ‘Türkiye’nin en İtibarlı 100 Mesleği konulu bir araştırma yapmış.
⠀⠀
Emlakçılık; 95. sıradaki kaportacıdan sonra, 97.Sıradaki dansözden önce, 96 sırada,
⠀
Ekşi Sözlükte emlakçılık ile ilgili 280 sayfa entry girilmiş, daha 3. Sayfadayken yazılanlar gözleri kanatıyor,
⠀
Youtube’de yapılan emlakçı mizahları trendlere giriyor. Altında ki yorumları saymıyorum.
⠀
Şunu artık kabul edelim!
⠀
Görmezden geliyoruz. Mesleğimize karşı oluşmuş toplumsal obsesyonu yok sayıyoruz, dişarda ‘’Emlakçı Ağzıyla konuşma‘ gibi bir cümle kalıbı bile var ama kimse oralı bile değil.
⠀
Biz içerde ‘Ben emlakçı değilim, ben gayrimenkul danışmanıyım’ türünde zihinlere bulaşan sektörel bir kanserle mücadele ediyoruz
‘İnsanlar hayatları boyunca aldıkları hizmetler içinde en yüksek bedeli Emlak aracılarına öder.⠀
⠀
21. Yüzyıl emlak müşterisi bu nedenle artık daha fazla detaya, daha fazla seçeneğe, daha detaylı gayrimenkul bilgisine ve daha fazla hizmete, çok daha hızlı ihtiyaç duyuyor.⠀
⠀
Niye biliyor musunuz? Çünkü dünya artık dijital teknolojilerle, hizmet sunan girişimlerle birlikte melez iş modellerinin yükselişine tanıklık ediyor.⠀
⠀
Coğrafya kader. Vaziyetimiz ortada bir sabah uyandığımız da bambaşka bir ülkede gözlerimizi açabiliyoruz. Kabul etmeliyiz ki; dünyada artık kramplar arttı, Bu kramp bazen virüse dönüşüp sağlığımıza kast ediyor, bazen dövizle cebimize, bazen de siyaset ile geleceğimize.⠀
⠀
Ne durdurabiliyorsun! Ne kendince aldığın önlemler işe yarıyor.!⠀
⠀
Peki Çözüm var mı ? Var ! ⠀
⠀
Artık herkes global düşünmek zorunda. Çünkü sokaktaki rekabet küresel. Hangi sektörde fırsatları kovaladığının hiçbir önemi yok. ⠀
⠀
Artik alacağın tedbirlerde küresel olmak zorunda.⠀
⠀
Büyük fotoğraf bize diyor ki;⠀
⠀
‘Fiziksel sınırların olmadığı global bir dünya vatandaşı gibi düşün’ ⠀